La ilahe illallah ifadesinin kelime sıralanışına göre Türkçe karşılığı şöyle olur:

“Hak ilah yoktur, Allah'tan başka!”

Bu cümle ile ifade edilen ma'nanın ne olduğunu anlamak, ilah kelimesinin ne anlama geldiğini doğru bilmeye bağlıdır.

İlah kelimesi, bir çok kişinin sandığının aksine, Rabb veya Yaratıcı ya da Kanun Koyucu  anlamlarına gelmez.

İlah  kelimesi, bütün Arab dili bilginlerinin söz birliği ile ma'bud, yani kendisine tapılan, ibadet edilen şey demektir.

Yukarıdaki ifadede ilah kelimesinin yerine, bu kelimenin doğru anlamı olan ma'bud kelimesini koyduktan sonra, “Hak ma'bud yoktur, Allah'tan başka!” şeklinde ifade edilen ma'nanın ne olduğunu anlamak da ma'bud yani kendisine ibadet edilen sözcüğünde vurgulanan ibadetin ne anlama geldiğini doğru bilmeye bağlıdır.

İbadet yani tapmak veya tapınmak; tam bir sevgi, korku ve ümit ile; zelil oluşu, muhtaç, aciz, fakir ve hakir oluşu gösterip, gönülden tam bir bağlılık ile boyun eğmedir.

Allah'ın sevdiği ve razı olduğu, sözlü veya fiili, batınen ya da zahiren yapılan bütün fiiller birer ibadettir. Yalvarmak, dua etmek, medet ummak, sığınmak, secde etmek, adak adamak, kurban kesmek ibadetin en hususi örneklerinden bir kaç tanesidir.

Öyleyse, Türkçeye Hak ilah yoktur, Allah'tan başka! Şeklinde çevirdiğimiz la ilahe illallah kelimesi, “Allah'tan başka hiç kimseye ibadet edilmez” yani O'dan başkasına yalvarıp yakarılmaz. O'ndan başkasına dua edilmez, O'ndan başkasından medet istenmez, O'ndan başkasına sığınılmaz, O'ndan başkasına secde edilmez, adak adanmaz, kurban kesilmez ve bunlar dışında kalan hiçbir ibadet çeşidi ile O'ndan başkasına ibadet edilmez, tapılmaz demektir.

Şu iki ayete-i kerime, la ilahe illallah kelimesinin bu anlama geldiğini herkesin kavrayabileceği bir açıklıkla ifade etmektedir.

Birinci Ayet

Yüce Allah şöyle buyurur.

وَإِذْ قَالَ إِبْرَاهِيمُ لِأَبِيهِ وَقَوْمِهِ إِنَّنِي بَرَاء مِّمَّا تَعْبُدُونَ *إِلَّا الَّذِي فَطَرَنِي فَإِنَّهُ سَيَهْدِينِ *وَجَعَلَهَا كَلِمَةً بَاقِيَةً فِي عَقِبِهِ لَعَلَّهُمْ يَرْجِعُونَ

“Hani bir vakit İbrahim, babasına ve kavmine şöyle demişti: ' Ben, sizin ibadet ettiğiniz şeylerden beriyim, beni yaratan hariç. O, beni doğru yola iletecektir.' Sonra (İbrahim) bunu belki halka dönerler diye, kendinden sonra gelecekler için baki bir söz yaptı.” (Zuhruf,26-28)

İbrahim aleyhisselam'ın bıraktığı baki söz, la ilahe illallah sözüdür.

O, bu sözün ifade ettiği ma'nayı “Ben sizin ibadet ettiğiniz şeylerden beriyim, beni yaratan hariç” cümlesiyle ifade etmiştir.

İbrahim aleyhisselam'ın sözündeki

“Ben, sizin ibadet ettiğiniz şeylerden beriyim” ifadesi,

“La ilahe” sözcüğünün,

“illellezi, fetarani/beni yaratan hariç” ifadesi de

“illallah”  sözcüğünün tam karşılığıdır.

Öyleyse “la ilahe illallah’ın anlamı, bizi yaratan Allah dışında, insanların ibadet ettiği her şeyden beri olmaktır.

İbrahim aleyhisselam'ın beni yaratan hariç demesi, o müşriklerin ibadet ettiği ilahlardan birinin de Allah olduğunu gösterir. Yani müşrikler, hem Allah'a hem de başkalarına ibadet eden, dindar kimselerdir.

Ayrıca “Allah hariç” demek yerine “beni yaratan hariç” demesi, yaratanın Allah olduğunu kabul ediyor olmalarını onlara karşı delil olarak zikredip onları ilzam etmek içindir. Yani müşrikler tek yaratanın Allah olduğuna inanıyorlar, soruldukları zaman da çekinmeden söylüyorlardı.

Yüce Allah şöyle buyurur.

وَلَئِن سَأَلْتَهُم مَّنْ خَلَقَهُمْ لَيَقُولُنَّ اللَّهُ فَأَنَّى يُؤْفَكُونَ

“Onlara, kendilerini kimin yarattığını sorsan kesinlikle 'Allah' diyecekler.”  (Zuhruf, 87)

 

İkinci Ayet

Yüce Allah şöyle buyurur.

قُلْ يَا أَهْلَ الْكِتَابِ تَعَالَوْاْ إِلَى كَلَمَةٍ سَوَاء بَيْنَنَا وَبَيْنَكُمْ أَلاَّ نَعْبُدَ إِلاَّ اللّهَ وَلاَ نُشْرِكَ بِهِ شَيْئًا وَلاَ يَتَّخِذَ بَعْضُنَا بَعْضاً أَرْبَابًا مِّن دُونِ اللّهِ فَإِن تَوَلَّوْاْ فَقُولُواْ اشْهَدُواْ بِأَنَّا مُسْلِمُونَ

“De ki: Ey kitab ehli! Sizinle bizim aramızda eşit bir söze gelini. Kimseye ibadet etmeyelim, Allah'tan başka. Hiçbir şeyi ortak koşmayalım O'na. Birbirimizi rabbler edinmeyelim. Allah'ın yanısıra. Eğer yüzçevirirlerse deyin ki, şahid olun ki bizler müslümanlarız.”  (Al-i İmran, 64)

Nebi sallallahu aleyhi ve sellem'in onları davet ettiği söz, la ilahe illallah sözüdür.

Yüce Allah'ın buyruğunda bu sözün ifade ettiği ma'na “Kimseye ibadet etmeyelim, Allah'tan başka.” cümlesiyle ifade edilmiştir.

Ayetteki “la na'bude” “Kimseye ibadet etmeyelim” cümlesi

“La ilahe” sözcüğünün,

“illallah” “Allah'tan başka” cümlesi de

“İllallah” sözcüğünün tam karşılığıdır.

“Hiçbir şeyi ortak koşmayalım O'na” ifadesi de bu anlamı pekiştirmek içindir.

Öyleyse la ilahe illallah’ın anlamı “Allah'tan başka hiç kimseye ibadet etmeyelim.” demektir.

Bütün bunlardan anlaşıldığı üzere la ilahe illallah sözü, Allah'ın varlığını veya yaratıcı olduğunu kabul etmeyi değil, varlığı ve yegane yaratıcı olduğunu herkesçe bilinen Yüce Allah'ı ibadette birlemeyi, O'ndan başkasına ibadet etmeyi ve O'ndan başka her bir ibadet edileni reddetmeyi ifade eder.

Tevhid işte budur.