La ilahe illallah'ın gerektirdikleri, bu kelimeye i'tikad etme ile aralarında lüzum bağı olan şeylerdir.Yani, bu kelimeye i'tikad edilmişse, zaruri olarak bunlar da vardır ve eğer bunlar yoksa bu kelimeye de zaruri olarak i'tikad edilmemiştir, demektir. La ilahe illallah'a i'tikad ettikten sonra yapılması gerekenler ise, bir sonraki bahiste “La ilahe illallah'ın Hakları” başlığı altında zikredilecektir.

La ilahe ilallah'ın gerektirdiği veya istilzam ettiği şeylerin

Birincisi: Allah'ın dışında ibadet edilen, ataların taptığı herşeye ibadeti terketmektir.

Yüce Allah şöyle buyurur:

قَالُواْ أَجِئْتَنَا لِنَعْبُدَ اللّهَ وَحْدَهُ وَنَذَرَ مَا كَانَ يَعْبُدُ آبَاؤُنَا

“Dediler ki: Bize, tek başına Allah'a ibadet edelim ve atalarımızın ibadet ettiği şeyleri bir kenara bırakalım diye mi geldin?” (A'raf, 70)

“Atalarımızın ibadet ettiği şeyleri bir kenara bırakalım”

“La ilahe'yi, yani nefyi,

“Tek başına Allah'a ibadet edelim” de

“İllallah'ı yani isbatı tam karşılar.

Öyleyse la ilahe illallah'ın gereği, ataların ibadet ettiği her şeyi bir kenara bırakıp, tek başına Allah'a ibadet etmektir.

İkincisi:Allah'a ibadet etmektir.

Yani putlara ve kabirlere ibadet etmiyor olmak yeterli değildir. Bununla beraber Allah'a ibadet etmek de gereklidir.

Yüce Allah şöyle buyurur:

وَالَّذِينَ اجْتَنَبُوا الطَّاغُوتَ أَن يَعْبُدُوهَا وَأَنَابُوا إِلَى اللَّهِ لَهُمُ الْبُشْرَى

“Tağuta ibadet etmekten sakınıp, Allah'a yönelenler var ya, işte müjde sadece onlar içindir.” (Zümer, 17)

Tağuta ibadet etmekten sakınmak”

“La ilahe'yi, yani nefyi,

“Allah'a yönelmek” de

“İllallah”ı, yani isbatı tam karşılar.

Müjde, bu ikisini birden gerçekleştirenler içindir.

Üçüncüsü:Allah'ın dışında ibadet edilen şeylere ve onlara ibadet edenlere düşmanlık etmektir.

Yüce Allah şöyle buyurur.

قَالَ أَفَرَأَيْتُم مَّا كُنتُمْ تَعْبُدُونَ* أَنتُمْ وَآبَاؤُكُمُ الْأَقْدَمُونَ* فَإِنَّهُمْ عَدُوٌّ لِّي إِلَّا رَبَّ الْعَالَمِينَ

“(İbrahim) dedi ki: Sizin de, geçmiş atalarınızın da ibadet ettiği şu şeyler var ya, işte onlar benim düşmanımdır, alemlerin rabbi müstesna.” (Şuara, 75-76-77)

 

“Sizin de geçmiş atalarınızın da ibadet ettiği şu şeyler var ya, işte onlar benim düşmanımdır.”, “La ilahe”yi, yani nefyi tam karşılar.

“İlla Rabbe'l-alemin/alemlerin rabbi müstesna” da,

“İllallah”ı yani isbatı tam karşılar.

Öyleyse la ilahe illallah'ın gereği, alemlerin rabbi olan Allah dışında ibadet edilen her şeye düşmanlık etmektir.

 

وَبَدَا بَيْنَنَا وَبَيْنَكُمُ الْعَدَاوَةُ وَالْبَغْضَاء أَبَدًا حَتَّى تُؤْمِنُوا بِاللَّهِ وَحْدَهُ

Siz, bir tek olarak Allah'a iman edinceye kadar sizinle bizim aramızda ebedi bir düşmanlık ve nefret baş göstermiştir.” (Mümtehine, 4)

Dördüncüsü: Allah'tan başkasına ibadet edenleri tekfir etmektir.

Yüce Allah şöyle buyurur:

قُلْ يَا أَيُّهَا الْكَافِرُونَ* لَا أَعْبُدُ مَا تَعْبُدُونَ

“De ki: Ey kafirler! Ben sizin ibadet ettiğiniz şeylere ibadet etmem.” (Kafirun, 1-2)

Yani, siz o şeylere ibadet ettiğiniz için kafirlersiniz.

 

Beşincisi:Tağuta muhakeme olmak istemeyi terketmektir.

Yüce Allah şöyle buyurur:

أَلَمْ تَرَ إِلَى الَّذِينَ يَزْعُمُونَ أَنَّهُمْ آمَنُواْ بِمَا أُنزِلَ إِلَيْكَ وَمَا أُنزِلَ مِن قَبْلِكَ يُرِيدُونَ أَن يَتَحَاكَمُواْ إِلَى الطَّاغُوتِ وَقَدْ أُمِرُواْ أَن يَكْفُرُواْ

“Sana indirilene ve senden önce indirilenlere iman ettiğini iddia edenleri görmedin mi? Onu inkar etmekle emrolundukları halde, tağuta muhakeme olmak istiyorlar.” (Nisa, 60)

Yani tağuta muhakeme olmak isteyenlerin imanları gerçek değil sadece iddiadır.

 

Altıncısı:Allah'tan başka helal ve haram koyucular kabul etmemektir.

Yüce Allah şöyle buyurur:

أَمْ لَهُمْ شُرَكَاء شَرَعُوا لَهُم مِّنَ الدِّينِ مَا لَمْ يَأْذَن بِهِ اللَّهُ

“Yoksa onların, dinden kendileri için Allah'ın izin vermediği şeyleri şeriat kılan ortakları mı var?” (Şura, 21)

 

اتَّخَذُواْ أَحْبَارَهُمْ وَرُهْبَانَهُمْ أَرْبَابًا مِّن دُونِ اللّهِ

“Hahamlarını ve rahiblerini Allah'ın yanı sıra rabbler edindiler.” (Tevbe, 31)

 

أليس كانوا يحلون لكم ما حرم الله عز وجل فتحلونه ويحرمون عليكم ما أحل الله فتحرمونه؟ قال: فتلك عبادتهم

“Allah'ın haram kıldığı şeyleri size helal ediyorlardı, siz de onları helal kabul ediyordunuz. Allah'ın helal kıldığı şeyleri de size haram ediyorlardı, siz de haramı kabul ediyordunuz. Öyle değil mi? İşte bu, onlara ibadet etmektir.” (Ahmed)

Yedincisi: Şeriatın bütün emir ve yasaklarına iltizam etmektir.

Yani dinin bütün vaciblerini, müstehablarını, haramlarını, mekruhlarını ve mübahlarını kendisi için lazım ve bağlayıcı olarak kabul etmektir.Bunları yerine getirmek ise bir sonraki bahiste, La ilahe İllallah'ın Hakları başlığı altında zikredilecektir.